Müslümanlıkta Kölelik | Allah'ın Bereketi | Allah'ın İsimleri

Müslümanlıkta Kölelik

İslam dini; Müslümanlara hoşgörü ve adalet çerçevesinde bazı yetkiler tanıyan ve her kulunun hakkını savunan bir inançtır. Müslümanlıkta kölelik anlayışı yer almakta ve Kur’an-ı Kerim’de çok kez anılmaktadır.

Cahiliye dönemi olarak anılan Mekke döneminde köleler zor bir yaşam içerisinde ezilirken, Medine dönemi ile kölelere bazı yaşam ve insani haklar sunulmuştur. Kısacası İslamiyet öncesi kölelik sistemlerine Müslümanlık reform niteliğinde değişimler uygulamıştır.

Müslümanlıkta Köle Hakları

Müslümanlık insan haklarına, dini sorumluluklar ile çatışmadığı veya çelişmediği müddetçe saygı duymakta ve önem göstermektedir. Öyle ki Kur’an-ı Kerim’de yer alan birçok ayette köle sahiplerine, köleleri özgürleştirmenin Allah katında ne denli önemli olduğunu göstermek amacıyla buyruklar bulunmaktadır.

Medine dönemi ile kölelere tanınan hakları özetle açıklamak gerekirse; Mekke döneminde hayli eziyete maruz kalan ve yaşamlarını insani şartlar altında ilerletemeyen kölelere dini konularda özgür insanlarla eşdeğer haklar tanınmış, kölenin yapıldığı şahitlik kabul edilmese de öldürülmeleri doğru karşılanmamaktadır.

Müslümanlıkta Kölelik Reformu

Müslümanlıkta kölelik; Medine dönemi sonrası özgürleştirmeye yönelik ayetler ve hadislerle desteklenmemektedir. Buna sebep olarak; köle edinme şartları getirilerek zorlaştırılmıştır. İslam ile borç karşılığı veya zaruret sebebi ile bir insanı köle durumuna getirmek yasaklanmış ve sadece savaş mağluplarının köleleştirilmesine olanak sunulmuştur.

“Ama o zor yolu sindiremedi. Siz zor yolu bilir misiniz? Kölelere özgürlük sağlamak, kıtlık çekerken karnını doyurmak zor yoldur.”

Müslümanlık dininde çok sayıda kadın köle bulunmaktadır. Bu kadın kölelere verilen isim cariye olarak belirlenmiştir. Savaş sonrasında düşmanın esir olarak aldığı kız ve kadınlar cariye olarak geri alınmaktadır. Bu cariyeler gazilerin hizmetine sunulmaktadır.

İslamiyet’te Kadın Köleler

İslamiyet’te Müslüman bir erkeğin cariyesi ile nikahsız ilişkiye girmesi helal sayılmaktadır.

Cariyenin sahibi olan kişi; ev işleri, kendine hizmet etmesi konusunda ondan istifade edebildiği gibi “Müslümanlar, ırzlarını korurken hanımları ve sahip oldukları cariyeleri ile cinsel münasebette bulunabilir ve bundan ötürü kınanmazlar.” Ayetinde bulunmaktadır.

Müslümanlıkta kölelik kadınlar içinde geçerliydi ve bu kadınlara cariye olarak seslenilmekteydi. Cariyesi ile ilişkiye giren kişinin cariyeye iki önemli katkısı bulunur. Bunlardan ilki ve en önemlisi kadın bu durumda ihmal edilmemiş olur.

Bu sayede fuhuş ve fahişelikten kurtulmuş olurlar. Bir diğer yararı ise efendisi tarafından çocuk sahibi olan cariyenin, efendisi öldüğünde özgür olma ve mirastan pay alma hakkı bulunmaktadır.

Yorum Yapılmamış

Cevap Ver