İçindekiler
Müslümanlık inancında Cuma, İslamiyet’e inanan kişiler için haftalık ibadetleri gerçekleştirme günü olarak kabul edilmektedir. Namaz İslamiyet’te önemli bir ibadettir ve Hz Muhammed Cuma Namazı kılınması konusunda güçlü hadislerde bulunmaktadır.
İslamiyet’te Müslümanlar için oldukça önemli bir yeri bulunan Hz. Muhammed Cuma Namazı konusunda net ve açık ifadelerde bulunmaktadır. Cahiliye döneminde Mekke’de farz olan Cuma namazının önemi, Allah’ın cuma gününü mübarek gün olarak kılmasından kaynaklanmaktadır. Müslümanlığa göre, Âdem ve Havva cuma günü yaratılmış, cennete girmiş ve cennetten kovulmuştur. Cennet ve Cehennem cuma günü yaratılmış ve Kıyametin kopacağı gün Cuma olarak belirlenmiştir.
Peygamber Efendimiz Cuma Namazı Kıldı Mı?
Peygamber Efendimiz Hz Muhammed Cuma Namazı kıldıran ilk kişidir. Cemaate imamlık yapmış, ezanı okumuş ve namazı yönetmiştir. İlk Cuma namazı Mekke’de buyurulmuş ve orada gerçekleştirilmiştir. İslamiyet’te cuma günü ibadetlerini ve temizliğini yerine getiren, camii de hutbeye katılan, Kur’an okuyan ve dua eden kişinin o günden önce cuma günleri işlediği bütün günahlar affedilmektedir. Allah, Cuma’nın önemini belirttikten sonra bu buyruğu yok sayanların üç Cuma namazını aksatmaları durumunda kalplerinin mühürleneceğini bildirmiştir.
Cuma günleri namaz dışında farz olan hususlar bulunmakta ve her Müslüman’ın dinen bunları yerine getirmesi beklenmektedir. Bunlar arasında;
- Boy abdesti alıp, yıkanıp, temizlenmek,
- Bıyıkları kısaltmak,
- Tırnakları kısa tutmak,
- Misvak ile dişleri temizlemek ve ağız bakımını yapmak,
- Güzel kıyafetler ve hoş kokular ile süslenmek,
- Camiye erken vakit varmak
- Peygamber Efendimize salavat getirmek,
- Kehf Suresini okumak bulunmaktadır.
Kur’an-ı Kerim’de Cuma Namazı
Mekke’de farz olan ve anlamı toplanma, bir araya gelme kelimesinden türeyen Cuma namazları, Müslümanlık için haftalık ibadet kapsamında son derece önemli bir konuma sahiptir. Kur’an-ı Kerim’de Cuma namazı hakkında, Cuma Suresi 62/9-11 cüzlerinde buyurulmakta ve şu şekilde bahsedilmektedir;
Cuma vakti namaz zamanı geldiğini anladığında, çağrıldığında tüm işini gücünü bırak Allah’a koş. Bunu bilmeniz ve uygulamanız hepiniz için en hayırlısı olacaktır. Namaz sonrasında yeryüzünde dağılın, Allah’u Teala’nın lütfunu arayın, hikmetini anın ve her zaman daha çok zikredin ki kurtuluşa erin. Allah’ın rızkı her şeyden üstündür.
Hz. Muhammed Cuma Namazı hakkında bildirdiği hadislerde bugün yapılan ibadetlerin dinen son derece olumlu faziletlere sebep olduğu buyur edilmektedir. Allah; cuma günü yapılan ibadetlerin karşılığında geçmiş cumalarda işlenen günahların affedileceğini ve dilenen niyetlerin karşılığını muhakkak hayırlısı ile alacaklarını bildirmektedir.
Hz Muhammed’in Cuma Namazına Verdiği Önem
Yedi cihan serveri Hz Muhammed (s.a.v.) cuma namazına özel bir önem verirdi. Hz Muhammed ve cuma namazı arasındaki bağlamın temelinde onun uygulamaları yatar.
Peygamber efendimiz cuma namazını Müslümanlar açısından özel bir gün olarak ilan ederken bu günü toplu ibadet için fırsata dönüştürmek gerektiğinin üzerinde durmuştur. Hayatında cuma namazının yeri her zaman farklı olurken Müslümanları bir araya getiren dini etkinlik olarak da yer edinir.
Peygamberimizin cuma namazına verdiği önem bugün bile Müslümanları her hafta bir araya getirerek dayanışmayı bununla birlikte Müslümanların birlikteliğini sağlama amacını halen taşıyor. Onun öğretileri sayesinde cuma namazı özel bir ibadet günü olarak kabul edilirken toplum üzerindeki olumlu etkileri rahatlıkla gözlemleniyor.
- Hz Muhammed’in yaşamı Müslümanlara örnek olurken cuma namazına gösterdiği önem ibadete teşvik etmekte.
- Cuma namazı İslam’ın kutsal peygamberi Hz Muhammed’in önemli bir ritüeli olarak tüm dünyada ve tüm dinlerde kabul edilir.
- Hadislerinde önemini sık sık vurgularken özellikle erkeklere farz olduğunu ifade etmiştir.
- Cuma namazı bir hadisinde müminlerin bayramı olarak ifade edilir dolayısıyla tüm hadislerinde maneviyatın yükselmesine katkısı vurgulanır.
Cumanın önemli yanlarından biri de peygamberin her namaz öncesi hutbe okumasıdır böylelikle dini konularda bilgiler vermiş İslam’ın temel esaslarını öğretmiştir. Her hutbesi sosyal sorumlulukları hatırlatarak namazın mutlaka yerine getirilmesini sağlamıştır. Böylelikle Müslüman toplumlar arasında yardımlaşma ile birlikte dayanışma duyguları geliştirilmiştir.
Yorum Yapılmamış